16 Ocak 2014 Perşembe

Eski Yunan Tarihi ve Uygarlığı

FELSEFE Ders Notları
Eski Yunan Tarihi ve Uygarlığı

M.Ö. 1200 yıllarında Yunanistan’a göç eden Dorlar Akaların egemenliğine son verdiler. Yunanistan’ın tamamına egemen olan Dorlar “Polis” adı verilen şehir devletleri kurdular. Polislerin başında “Tiran” denilen krallar vardır. Yunan şehir devletleri M.Ö. IV. Yüzyılda Makedonya egemenliğine girmiştir.

Yunan uygarlığının önemli özellikleri şunlardır:
  • Yunanistan’da birbirinden bağımsız şehir devletleri kurulmuştur. Bu şehir devletlerinin özgür yaşamak istemesi ve birbirinin egemenliğini kabul etmemesi, Yunanistan’da siyasal birliğin kurulmasını engellemiştir. 
  • Yunanistan’da sınıf ayrımı mücadelelere neden olmuştur. Sınıf kavgalarının çözümlenmesi ve toplumsal barışın sağlanması için Drakon, Solon ve Klistenes isimli arhonlar kanunlar yapmışlardır. Yunanistan’da yapılan kanunlarda; 
  • Köylülerin borçları affedilmiş, borcunu ödeyemediği için köle durumuna düşenlere özgürlükleri geri verilmiştir. 
  • Sınıf farklılıkları ortadan kaldırılmıştır. 
  • Halk meclisleri açılarak, halkın yönetimde söz sahibi olması sağlanmıştır. 
  • Yunanistan’daki bu uygulamalar İlk Çağ’da demokratikleşme sürecini başlatmıştır. 
  • Yunanistan dağlık bir araziye sahip olduğu için tarıma elverişli toprak azdı. Bu nedenle halk geçimini zeytincilik, balıkçılık ve hayvancılıkla sürdürmeye çalışıyordu. Kolonizasyon hareketlerinin başlamasıyla Yunanlılar uzak ülkelerle ticaret yapmaya başladılar. Bunun sonucunda Yunanistan’da zengin bir orta sınıf oluşmuştur. 
  • Yunanlılar kurdukları kolonilere göç ederek yerleşmişler ve Yunan kültürünün buralara yayılmasını sağlamışlardır.Y unanlılar kolonilerini ikinci yurtları saymışlar, bu nedenle uzun süre buralara egemen olmayı başarmışlardır. 
  • Yunanlılar Fenike alfabesini kullanmışlardır. Yunanistan’da en çok gelişen edebi tür destanlar olmuştur. Bunlar arasında Homeros’un İlyada ve Odise destanları çok ünlüdür. Bu destanlar Yunanlılar arasında ulusal birlik duygusunu pekiştirmiş ve okullarda ders kitabı olarak okutulmuştur. 
  • Yunanistan’da felsefe, tıp, tarih, aritmetik, geometri ve astronomi bilimlerinde önemli gelişmeler yaşanmıştır. Sokrat, Eflatun ve Aristo en önde gelen filozoflardandır. Tarihin bilim dalı haline gelmesinde Yunan tarihçilerinin büyük rolü olmuştur. Tarihin babası sayılan Herodotos’un dışında Tukidides de önemli eserler yazmıştır.

Minos uygarlığının en önemli şehir merkezi olan ve 1500 odalı saray bulunan şehir Knossos'tur.

Orta Asya ve İran Uygarlıkları

FELSEFE Ders Notları
Orta Asya ve İran Uygarlıkları

Doğu Asya tarihinde iki büyük devlet arasında imzalanan I.Ö 201 tarihli Pai-Teng Antlaşması Hun ve Çin devletleri arasında imzalanmıştır.

Asya Hun (Büyük Hun) Devleti
  • Merkez Ötügen olmak üzere Orhun ve Selenga nehirleri çevresinde kuruldu.
  • Tarihte bilinen ilk Türk devletidir. 
  • Devletin kurucusu ve ilk hükümdarı Teoman'dır.
  • Çinlilere karşı seferler yaptılar, Çinliler de bu seferleri durdurmak için Çin Seddi'ni yapmak zorunda kalmışlardır.
  • Teoman'ın oğlu Meta Han döneminde; diğer Türk devletlerine de örnek olacak "onluk sistem"e dayalı ilk düzenli Türk ordusu kuruldu.
  • Asya Hun Devleti'nin YıkılışıMete Han'ın ölümünden sonra oğulları ülkeyi iyi yönetemediler.
  • Çin entrikaları ve bu devletle yapılan savaşlar ülkeyi zayıflattı.
  • İpek Yolu'nun Çin kontolüne geçmesi nedeniyle Hun ekonomisi bozuldu.
  • Artan Çin baskısı nedeniyle ülke iyice zayıflayarak Doğu ve Batı olarak ikiye ayrıldı.
  • Eski Türk inancında anlamı "gök" veya "gök tanrısı" olan kavram Tengri'dir.  
  • Hunlarda Kağan başkanlığında toplanan ve boy beylerinden oluşan meclise Toy denir.
  • Göktanrı'nın Hun hükümdarlarına verdiğine inanılan devleti yönetme yetkisine Kut denir.
Asya Hun Hükümdarları
  • Teoman
  • Mete
  • Ki-ok
  • Chün-Chen
Avrupa Hun Devleti
  • M.S. 400'lerde başkent Etzelburg olmak üzere Avrupa Hun Devleti kuruldu.
  • Bu sırada Hun hükümdarı Balamir'di.
  • Avrupa Hunları'nın en ünlü hükümdarı Attila'dır.
  • Attila, 447 yılında büyük bir ordu ile Doğu Roma (Bizans) üzerine yürüdü ve onları vergiye bağladı.
  • 451 yılında Batı Roma İmparatorluğu üzerine ve 452 yılında da İtalya üzerien iki büyük sefer yaptı.

Eski Anadolu Uygarlıkları

FELSEFE Ders Notları
Eski Anadolu Uygarlıkları

Anadolu'nun Tarih Öncesi (Prehistorik) Dönemleri

Coğrafi Mekan Olarak Anadolu

Anadolu, Asya ile Avrupa kıtaları arasında doğal bir köprü gibi uzanan, üç tarafı denizlerle çevrili bir yarımadadır. Yarımadanın fiziki olarak en dikkat çekici özelliği yüzey şekillerindeki çeşitliliktir. Dağlar, platolar, ovalar ve vadilerden oluşan arızalı bir topoğrafik yapısı vardır. Topoğrafik yapısı gereği farklı özelliklerde çoğrafi birimlere ayrılan Anadolu, zengin akarsu kaynaklarına ve yerleşmeye son derece uygun iklim koşullarına sahiptir. Ayrıca bu topraklarda değeri yüksek hammadde katnakları da vardır.

Paleolitik Çağ (Eski Taş Çağı, Yontma Taş Devri) (G.Ö 600.000 - 12.000/11.000)

İnsanın kültürel bir varlık olarak ortaya çıktığı, insanlık tarihinin başlangıç evresi Paleolitik Çağ  / Yontma Taş Devri, Besin Toplayıcılığı Dönemi olarak da tanımlanmaktadır. Anadolu'da Paleolitik Çağ ve onu takip eden Mezolitik Çap ile ilgili araştırmacıların başlangıcı 100 yıl öncesine dek gider. Araştırmalarda bulunan çakmak taşı aletler ve el baltaları Anadolu'daki prehistorik dönem araştırmalarının başlangıcını oluşturmuştur.

Paleolitik evreye ait yerleşmeler
  • İstanbul Çevresi : Pendik, Göksu, Yarımburgaz, Haremidere, Ağaçlı, Çatalca
  • Ankara Çevresi : Keçiören, Çubuksuyu, Etiyokuşu, Uzağıl, Dereköy-Ludumlu
  • Antalya Çevresi : Karain, Beldibi, Belbaşı, Öküzini, Kızılin, Gavurini, Çarkini Kumbucağı
  • Isparta : Kapalıin
  • Antakya-Hatay Çevresi : Mağaracık, Tıkalı Mağara, Altındere, Kanal, Üçağızlı, Merdivenli, Altınözü, Şenköy
  • Gaziantep, Diyarbakır ve Adıyaman Çevresi : Malaliki, İkizini, Dülük Vadisinde Şarklı Mağara, Kartal, Pirun, Şehramuztepe
  • Kars Çevresi : Camuşlu, Cilavuz
  • Elazığ : Küllününin, Karataş, Ağın
  • Karadeniz Bölgesi : Kastamonu-Gölköy, Samsun-Tekeköy
Mezolitik Çağ (Epipaleolitik Çağ, Orta Taş Devri) (G.Ö. 12.000-11.000)

Mezolitik Çağ, Paleolitik Çağ ile yerleşik düzen ve üretim ekonomisinin gerçekleştiği Neolitik Çağ (Cilalı Taş Devri) arasındaki geçişi hazırlayan ara evredir.

Anadolu'da bu çağa ait yerleşme yerleri Toroslar'ın güneyi ile Marmara Bölgesi ve Orta Karadeniz'de saptanmıştır.

11 Ocak 2014 Cumartesi

Hukuk, Suç ve Toplum

FELSEFE Ders Notları
Sosyalojiye Giriş

Eğitim süreci ile hukuk arasındaki ilişki, hukuk kurallarına da kaynaklık eden toplumsal değer ve normların yeni kuşaklara aktarılması, hukuk kurallarının toplumsal yaşam açısından öneminin bilincinde yurttaşların yetiştirilmesi boyutlarında ortaya çıkmaktadır. Aynı zamanda eğitim sürecine yön veren hukuk kurallarının da varlığı söz konusudur. Eğitim ve hukuk süreçlerinin kesiştiği bu alan ise eğitim hukuku olarak tanımlanabilir.

Değerler : Değerler bir toplum ya da grupdaki, istenir ve doğru olana ilişkin ideal ilkeleri tanımlayan özgürlük ve eşitlik gibi prensiplerdir. Değerler davranış kuralları sağladıkları gibi çatışma da yaratabilirler. Değerler davranışların kültürel belirleyicileridirler ve bir kültürün mensuplarından beklenilen davranışları, hangi davranışlardan kaçınılacağını tanımlarlar. Değerler norm ve kuralları da kapsamaktadır, hangi normun kabul edilip edilmeyeceğine değerler aracılığıyla karar verilir.

Normlar : Normlar ödül ceza sistemiyle ortaya çıkan ve bireylerin davranışlarına etki eden kültürel kurallardır. Norm, yaptırımı olan kurallar sistemidir. Paylaşılmış kültürel beklentiler olarak sosyal normal, insanların bir toplumda bir arada yaşamalarını sağlarlar.
 
Resmi Normlar : Yasa yönetmelik, tüzük genelge kurul kararları. Bu normlara ilişkin cezalar ve ödüller önceden belirlenmiştir.

Resmi Olmayan Normlar : Açıkca belirlenmemiştir. Resmi olmayan normlar ihlali sonucu bireyler kınama, alay etme, dışlama, hakaret gibi yaptırımlarla karşılanır. 
 
Anomi 
  • Sosyal düzenin işlememesi, bozulması durumunda ortaya çıkan bir normsuzluk ve kuralsızlık durumunu ifade eder.
  • Metrona göre Anomi yapısal bir gerilimin ürünüdür ve fırsat yapılarına farklı ulaşma düzeylerinin varlığından kaynaklanır.
  • Persons ve Metron anomi konusunda normlar ve değerler arasındaki çelişkilere de vurgu yapar. 
Toplumsal Normlar

Din Kuralları 
  • Belirli bir insanın kutsala ilişkin duygularına karşılık veren, nihai anlamlandırmalara ilişkin sorulara cevaplar sağlayan, sembol, inanç, değer ve uygulamaların kurumlaşmış sistemi olarak tanımlanır. 
  • Dinler, bireylerin belirli durumlarda nasıl davranacağına ilişkin sosyal normlar koyar.
  • Durkheim dini, bütün kısımları birbirine bağlı inaç ve ritüellerden (dinsel tören) meydana gelen, kutsal değerlere ilişkin ve mensuplarını aynı toplumda birleştiren bir bütün olarak tanımlar.

Din ve Toplum

FELSEFE Ders Notları
Sosyalojiye Giriş


Dine Temel Yaklaşımlar

Tarihsel Materyalist Yaklaşım : Marx ve Engels

  • Dini üst yapıda görürler.
  • Dinin çıkış noktası bakımından görüşleri evrimci ve tarihsel materyalist bir şemaya uyar. 
  • Tüm dinlerin kaynağı insanların gündelik yaşamlarını kontrol eden doğa güçlerinin onların zihinlerindeki yansımalarından doğmuş kişileştirmelerdir ve her toplumda farklı biçimde yer alabilir.
  • Din ruhsuz bir durumun ruhu olduğu kadar ezilmiş yaratığın iniltisi kalpsiz bir dünyanın kalbidir de o halkın afyonudur. 
  • Marx ve Engels din kurumumu iki özelliği açıdan ele almaktadır.
Sosyal Psikolojik Yaklaşım : Weber
  • Dünya dinleri diye adlandırdığı beş din Konfüçyüs, Hinduzm, Budizm, Hrisitiyanlık ve İslam
  • Weber dini tanımlamamış ancak dinlerin vaatlerini ayrıntılı olarak ele almış ve dinsel etik ve ekonomik yaşam arasındaki ilişkiyi incelemiştir. 
  • Weber genel bir din tanımı yapmaktansa dine dair yapıları kavramsallaştırma ve örnekleme yoluna gitmiştir. 
Peygamberliği diğer dinsel liderlik biçimlerinden ayırt eder daha sonra kendi içinde ikiyi ayırır.
  1. Örnekleyici Peygamberlik : Örnek bir yaşantıya dayalı bir yol olarak kurtuluş fikrine dayalı peygamberlik
  2. Etik Peygamberlik : Peygamberin kişisel, aşkın ve etik bir tanrının aracı veya elçisi olarak algılandığı peygamberlik

Copyright 2013-2017 | İbrahim BAYRAKTAR /dev/null Web Günlüğü