27 Ağustos 2014 Çarşamba

Uzak Masaüstü Bağlantısı'nı kullanarak Dosya Kopyalama

Windows çalıştıran bir bilgisayara, "Uzak Masaüstü Bağlantısı" (Remote Desktop Connection) kullanarak, aynı ağa veya İnternet'e bağlı olan ve Windows çalıştıran başka bir bilgisayardan erişebilirsiniz. Peki bu bilgisayara dosya kopyalama işlemini nasıl yaparız?

Öncelikle Başlat - arama çubuğuna "mstsc" yazıp  "Uzak Masaüstü Bağlantısı" (Remote Desktop Connection) açalım.


Açılan "Uzak Masaüstü Bağlantısı" (Remote Desktop Connection) pencersinde sol alt köşede "Show Options"'a tıklayalım. 


Options ekranında sekmelerden "Local Resources" sekmesine tıklayalım. "Local Resources" ekranında "Local devices and resources" (Yerel Sürücüler ve Kaynaklar), More butonuna tıklayalım.


"Local devices and resources" (Yerel Sürücüler ve Kaynaklar) denetiminde öntanımlı olarak "Drives (Sürücüler)" kutucuğu işaretsizdir. Bu kutucuğu işaretleyip "OK" tıkladığımızda Uzak Masaüstü Bağlantımızda artık dosya transferi yapabiliriz. Drives seçeğini genişleterek hangi sürücülere erişilebileceğinin denetiminide gerçekleştirebilirsiniz.

Word'de döküman içeriğine nesne ekleme nasıl yapılır?

Bir word belgesi içerisinde, başka bir dökümanı (word veya excel) ikon olarak eklemek ve üzerine tıklayınca açılmasını sağlamak için;


MS Office Word Insert (Ekle) sekmesinden, Object (Nesne) butonuna tıklayalım.

Karşımıza gelen Object (Nesne) penceresinden eklemek istediğimiz döküman türünü seçelim. Örnekte ben Word in Word yapacağımdan, "Microsoft Office Word Document" seçeneğini seçtim. İkon olarak görünmesini istediğimizden, "Display as Icon" seçeneğini de işaretleyelim ve "Ok" tıklayalım.


Bir sonraki adımda Object (Nesne) penceresinde "Create from File" sekmesine geçerek "Browse" ile  dosyamızın yolunu veriyoruz ve yine "Display as Icon" seçeneğini işaretliyoruz.


"Ok" butonuna tıklayarak word belgemiz içerisinde farklı bir belgeyi ikon olarak açılmasını sağlamak için ekliyoruz.

 
Benzer şekilde Object (Nesne) penceresinde "Object Type" başlığı altında bulunan seçenekler ile döküman içeriğine Excel, Powerpoint, Adobe File ve Flash vb. nesneleri aynı yöntemle ekleyebilirsiniz.

SQL'de Yetkilendirme GRANT, DENY, REVOKE Kullanımları

DCL, bir veri tabanı ile ilişkili kullanıcıları ve rollerin izinlerini değiştirmek için kullanılır.
GRANT, DENY ve REVOKE temel DCL komutlarıdır.

DCL komutlarını kullanabilmek için SQL Server’da varsayılan değer (default) olarak yetki sahibi olan gruplar:
sysadmin , dbcreator , db_owner , db_securityadmin ‘dir.

Öncelikle sunucuya dışarıdan bir erişim sağlamak için bir giriş (login) oluşturulmalıdır.

CREATE LOGIN BAYRAKTAR WITH PASSWORD="QWERTY123"
komutuyla "QWERTY123" şifresine sahip BAYRAKTAR adında bir kullanıcı oluşturduk.

Şimdi bu login üzerinden bir kullanıcı yaratalım ve GRANT, DENY, REVOKE kullanımlarını inceleyelim.

CREATE USER BAYRAKTAR FOR LOGIN BAYRAKTAR
User oluşturmuş olduk.

GRANT: Kullanıcılara veritabanı nesneleri üzerinde güvenlik ayrıcalıkları vermek için kullanılan komuttur.

Genel yapısı şu şekildedir: GRANT (all | izinler) ON (izneTabiTutulanlar) TO (izinVerilenler)

GRANT CREATE TABLE TO BAYRAKTAR  
BAYRAKTAR kullanıcısına tablo oluşturma yetkisi veriyoruz.

GRANT INSERT,UPDATE,DELETE TO BAYRAKTAR
BAYRAKTAR kullanıcısına güncelleme, silme ve ekleme yetkisi veriyoruz.

GRANT SELECT ON Bilimkurgu TO BAYRAKTAR
BAYRAKTAR kullanıcımızın "Bilimkurgu" tablosundan select çekebilmesine izin verelim.

WITH GRANT OPTION: Dereceli yetkilendirme işleminde kullanılır. Yetki verilmiş kullanıcının kendisinde bulunan yetkileri başka kullanıcılara verebilmesini sağlar.

GRANT SELECT,INSERT ON Bilimkurgu TO BAYRAKTAR WITH GRANT OPTION
BAYRAKTAR kullanıcısına bilimkurgu tablosu üzerinde select ve insert hakkı veriyoruz. Ama with grant option ifadesinden dolayı, BAYRAKTAR kullanıcısı da, başkasına da bu yetkiyi verebilir.

DENY: GRANT komutunun tersidir. Yetkileri engeller.

Genel yapısı şu şekildedir: DENY (ALL | izinler) TO (izinVerilenler) 

DENY CREATE TABLE TO RAMAZAN
RAMAZAN kullanıcısına tablo yaratmayı yasakladık.

DENY INSERT, SELECT ON Bilimkurgu TO RAMAZAN
RAMAZAN kullanıcısının bilimkurgu tablosunda INSERT ve SELECT kullanmasını engelledik.


REVOKE: GRANT ile değiştirdiğimiz hakları eski haline döndürmek için kullanılır. Bir nesneyi oluşturan kullanıcının REVOKE ile nesne üzerindeki yetkilendirme ve kullanma hakkı yok edilemez. 

Genel yapısı şu şekildedir:  REVOKE (all | izinler) TO/FROM (izinVerilenler)

REVOKE ALL ON REGION TO BAYRAKTAR
BAYRAKTAR kullanıcısına verilen tüm yetkileri kaldırır.

SQL'de Constraint (Kısıtlayıcı) ve Constraint Türleri

Constraint (Kısıtlayıcı): Veri üzerindeki mantıksal sınırlamalara kısıt adı verilir. Bu kısıtlamalar veritabanına eklenebilecek ya da bir güncellemeyle değiştirilebilecek veri değerlerini sınırlar. Kısıtlamalar, tabloların tanımlanmasıyla beraber oluşan öğelerdir. Kısıtlamalar ile Rule (kural) ve Default’ların (varsayılan) yapabileceği işler yapılabilir. 

Constraintler tablo oluştururken CREATE TABLE komutuyla tanımlanabilir. 
Tablo oluşturulmuşsa ALTER TABLE komutuyla bu işlem gerçekleşir. 

Constraint Türleri

Primary Key Constraint: Birincil anahtar kısıtlayıcı anlamındadır. Her kaydın farklı olması demektir. Her tablonun en fazla 1 adet Primary Key Constraint’i olabilir.

Unique Constraint: Tekil alan kısıtlayıcı anlamındadır. Birincil anahtar olan ve tablodaki diğer alanlar içinde aynı içeriğe sahip verilerin olmaması için Unique Constraint tanımlanır. T.C.Kimlik Numarası. Primary Key ve Hasta Dosya No Unique şeklinde bir tanımlama Unique Constraint’e bir örnektir.

Foreign Key Constraint: Yabancıl anahtar kısıtlayıcı anlamındadır. Bir tablodaki bir sütuna ait verilerin başka bir tablonun belirli bir sütunundan gelmesini denetler. Sadece bağladığımız sütundaki değerleri içerebilir.

Default Constraint: Varsayılan kısıtlayıcı anlamındadır. Tablodaki herhangi bir alan için girilmesi gereken bir değerin atanmasıdır. INSERT komutu için geçerlidir. Örneğin, kişi bilgilerinin alındığı bir tabloda kişinin uyruğunun girilmesi işleminde varsayılan değer olarak "T.C." atanabilir.

Check Constraint: Kontrol kısıtlacıyı anlamındadır. Belirtilen formata göre verilerin girilmesini sağlar. T.C. numara alanına 11 karakterin girilmesi ve konrolü Check Constraint ile sağlanabilir.

Constraint Örnek:


Örneğimizi inceleyelim. 

İlk olarak CREATE DATABASE CONSORNEK - "CONSORNEK" adında bir database oluşturuyoruz.

USE CONSORNEK ile işlem yapacağımız database'i seçili hale getiriyoruz.

CREATE TABLE HASTA
(
HASTA_NO INT PRIMARY KEY IDENTITY(1,1),
AD NVARCHAR(25),
SOYAD NVARCHAR(25),
DOGUMTARIHI DATE,
CONSTRAINT YASKISITLA Check(DATEDIFF(YEAR,DOGUMTARIHI,GetDate())>18 and DATEDIFF(YEAR,DOGUMTARIHI,GetDate())<75)
)

işlem tablomuzu ve sutunlarımızı oluşturup veri tiplerini belirliyoruz. 
Son satırda Constraint’imizi yani kısıtımızı"YASKISITLA" ismiyle belirtiyoruz.

INSERT HASTA (AD,SOYAD,DOGUMTARIHI) 
VALUES ('IBRAHIM','BAYRAKTAR','05.08.1982')

INSERT komutuyla tablomuza ve veritiplerine uygun değerleri giriyoruz.

Örnekte kısaca HASTA tablosuna kayıt işlemi yaptırıyoruz. Fakat tanımladığımız Constrait ile sadece 18/75 yaş aralığında kişilerin kaydına izin verilmesini sağlıyoruz.

26 Ağustos 2014 Salı

Bilim Olarak Sosyolojinin Doğuşu

FELSEFE Ders Notları 2
Klasik Sosyoloji Tarihi
Bilim Olarak Sosyolojinin Doğuşu

Toplumsal gerçekliğin incelenmesi ve toplumsal değişmenin neden ve sonuçlarının araştırılması konusunda tarihe "Ümran Bilimi" olarak adlandırdığı bir bilimin yardımcı olacağını belirten sosyolog İbn-i Haldun'dur.

İbn-i Haldun, insanların doğal eğilimlerinin ya da yaradılışlarının değil, alışık oldukları gelenek ve şeylerin ürünü olduğunu savunmuş, toplumların coğrafi ve ekonomik koşullarının, üretim biçimi ve üretim ilişkilerini farklı olması ile açıklanmıştır.

Sosyolojinin Doğuşunda etkili olan gelişmeler:

Bilimsel Devrim: Bilimsel devrim, Antik Yunan’dan Ortaçağ’a kadar kabul görmüş olan doktrinlerin reddedildiği ve fizik, biyoloji, kimya, anatomi, astronomi başta olmak üzere çeşitli bilim dallarında yapılan önemli çalışmalarla modern bilimin temellerinin atıldığı döneme (1500 -1700) verilen addır.

Aydınlanma Düşüncesi, Fransız Devrimi, Endüstri Devrimi,  Newton’cu Bilim Paradigması, Bilimsel Devrimin toplum açısından en önemli etkisidir.

Bilimsel devrim, birbirini bütünleyen ve feodal ekonomiyi kapitalist ekonomiye dönüştüren üç aşamadan oluşur. Bu aşamalar: Rönesans, Din Savaşları ve Restorasyon dönemleridir.

Rönesans döneminde yapılan çalışmaların modern bilimsel düşünce için gerekli zemini sağlaması, yine bu dönemde dine ve Kilise’ ye ilişkin düşüncelerin değişmeye başlaması, hümanizmin yükselişi ve Monarşizmin yükselişi ve Monarşilerin bilimsel çalışmalara verdikleri finansal destek, 17. Yüzyılda bilim alanında son derece önemli çalışmaların yapılabilmesine olanak sağlamıştır.

Aydınlanma: Batı toplumlarında düşünce tarzında büyük değişmelerin yaşandığı, geleneksel düşün­ce ve toplumsal örgütlenme biçimlerinin sorgulandığı, insan, toplum ve doğa hakkında geleneksel dünya görüşüne karşı açılan, yeni düşünme ve toplumsal örgütlenme biçimlerinin yarattığı döneme verilen addır.     

Aydınlanma düşüncesiyle birlikte bilginin kaynağının dinsel metinler değil, bilim olduğu görüşü benim­senmiş, herkesin kendi aklını kullanma kapasitesi olduğu için herkes eşit kabul edilmiş ve ruhban sınıfının ayrıcalıkları meşrutiyetini kaybetmiştir.

Bireycilik: Aydınlanma düşüncesinde “bütün bilgi ve eylemler için başlangıç noktasının birey olduğuna ve bireysel akim daha üstün bir otoriteye maruz bırakılmaması gerektiği” düşüncesidir.     

Aydınlanma Düşüncesinin Temel İlkeleri: Akıl, ampirizm, bilim, ilerleme, evrencilik, bireycilik, hoşgö­rü, özgürlük, insan doğasının birliği ve laikliktir.

Voltaire: Felsefe Mektupları adlı eser ile aklın ve bilginin kullanılması yoluyla değişimin sağlanabile­ceğini göstererek toplumda etkili olmuştur.    

Vico: Sosyoloji açısından önemi, toplumsal yaşamda genel nitelikteki olaylarla ilgilenmesi ve toplumsal yaşamın gelişimini insan düşüncesinin gelişimine bağlı olarak açıklamasıdır. Eserinin adı Yeni Bilimin İlkeleridir.    

Montesquieu: İklim, coğrafya, nüfus ve dinin toplumsal yaşam üzerindeki etkilerini incelemiş, olması gerekenin değil, var olanın incelemiş, olması gerekenin değil, var olanın açıklanması gerektiğini savunan Aydınlanma düşünürüdür. Kanunların Ruhu: Montesquieu’nün eseridir. 

J.J. Rousseau’ya göre, gerçek toplum düzeni üyelerin karşılıklı yükümlülüklerinin olduğu bir toplum­sal sözleşme düzenidir.

Kant, Aydınlanma döneminin sloganının “Bilmeye cüret et” cümlesi olduğunu belirtir. Bu ifade, o döne­me kadar bilgiyi kendi otoritesi ve tekeli altında tutan ruhban sınıfına karşı, Aydınlanma hareketinin merke­zindeki laik düşünceyi özetlemektedir.    

Ahlak Bilimleri: Sosyoloji ve diğer sosyal bilimler için bir dönüm noktası olmuş ve 19. yüzyılın başlarında profesyonel disiplinler haline gelmeleri için gerekli temeli oluşturmuştur.    

Natüralizm: Toplumsal olguların ruhsal ya da metafizik dünyadaki değil, doğal dünyadaki neden sonuç ilişkileriyle açıklanabileceği düşüncesidir.

Aydınlanma Düşünceleri: Sosyal bilimlerde natüralizmin ve önyargıların kontrolünün gelişmesine katkı­da bulunmuşlardır. 1780’Ierden itibaren çoğu alt orta sınıftan gelen gazeteciler ve yazarlardan oluşan yeni bir toplumsal grup, Aydınlanma düşünürlerinin fikirlerini basitleştirilmiş ifadelerini yayınlayarak bu fikirlerin geleneksel toplum yapısının kendilerine fazla bir seçenek sunmadığı mülksüz alt orta sınıf mensuplarına yayılmasını sağlamıştır.

Kültürel Görelilik: Diğer kültürleri yargılamayı sağlayacak mükemmellik standartlarına sahip herhangi bir kültürün var olmadığı düşüncesidir.

Geleneksel toplumdan modern topluma geçişteki eşit olarak görülen Amerikan ve Fransız Devrimleri, feodalite ve mutlakiyetçiliğin sonunu ve kapitalist toplumda egemen sınıf olarak burjuvazinin doğuşunu sembolize eder.

Endüstri Devrimi: 18. yüzyılın ikinci yarısında başlayan e 19. yüzyılın ikinci yarısına kadar süren eko­nomik, teknolojik ve toplumsal alanlarda yaşanan birbiriyle ilişkili geniş çaplı değişimlerin bütününe verilen addır.     

Fransız Devrimi ve Endüstri Devrimi, önceki toplumsal normların yıkılmasına ve modern endüstriyel toplumun doğuşuna bağlı olarak sosyolojinin gelişiminde büyük etkiye sahip olmuşlardır. Fransız Devrimi Fransa’nın toplumsal ve siyasal yapısını değiştirmiş, orta sınıfların güçlenmesine ve bireysellik, özgürlük ve eşitlik ilkelerine dayanan rasyonel ve laik bir devletin kurulmasına yol açmış, diğer ülkelerde de benzer devrimlerin yapılmasında etkili olmuştur.

Endüstri devriminin en belirgin özellikleri emek sürecinde kapitalist kontrolün ve işbölümünde uz­manlaşmanın artması, madencilik, üretim ve başta buhar gücü olmak üzere cansız enerji kaynaklarından ve yeni makineler ve teknolojide faydalanılmasıdır. 

Endüstri Devrimi, Aydınlanma düşünürlerinin teknolojiye verdiği önemi ve bilimin topluma faydalı olması gerektiği ve bilim ve akıl yoluyla toplumların gelişeceği şeklinde düşüncelerini yansıtmaktadır. 

Aydınlanma Düşüncesi, Topluma yeni bir bakış açısıyla akmış olsa da temel olarak değerlere bağlı bir düşünce olduğu için bilimsel bir sosyolojinin konusunun oluşturacak toplumu, bütün kuramlarıyla bir bütün olarak görememiştir.

Aydınlanmanın erken dönem düşünürlerinde Spinoza zıt dini fikirlere sahip olanlara hoşgörü gösterilmesi gerektiğini savunmuştur.

İskoç Aydınlanmasının önde gelen isimleri arasında Francis Bacon, Thomas Hobbes, John Locke ve David Hume sayılabilir.

Fransız Aydınlanmasının öne çıkan isimleri Pierre Boyle, Voltaire, Montesquieu, Rousseau ve Diderot olarak sayılabilir.

Comte, ilk kez pozitivizmin sosyolojik bir versiyonunu geliştirmiş, toplumun incelenmesinde bilimsel yönetimin kullanılması ile sosyolojiye bilim statüsü kazandırmış, böylece sosyolojiyi ilim olarak kurmuştur.

Copyright 2013-2017 | İbrahim BAYRAKTAR /dev/null Web Günlüğü